Şükran Günü, Amerika’nın yerli halklarıyla İngiliz koloniciler arasında paylaşılan bir yemekle başladığı düşünülse de o dönemlerde hindi yendiğine dair doğrudan kanıt yok.
Öyleyse bu gelenek nasıl ortaya çıktı?
Hindinin tarihi, aslında Amerika kıtasının yerli halkları tarafından binlerce yıl önce evcilleştirildiği zamanlara dayanır.
Aztekler tarafından evcilleştirilen hindi, 16. yüzyılda İspanyol ve Portekiz kaşifler tarafından Avrupa’ya götürüldü. Avrupa’da, bu kuşun Türkiye kökenli tüccarlar tarafından ticareti yapılırken “Turkey bird” olarak adlandırılması, zamanla “turkey” olarak kısaltıldı ve İngilizcede de “turkey” hâlini aldı.
Fransızca’da “dinde”, Portekizce’de “Peru kuşu”, Almanca’da “Kalkuhn” gibi farklı dillerdeki isimler de bu kuşun coğrafi kökenine veya ticaret yapan ülkelerin etkisine işaret eder. Ancak Türk kökenli olmadığı gibi, adıyla Türkiye’yle de bir ilişkisi yoktur.
Peki neden bu hayvan yılbaşı ile bütünleşti?
Şükran Günü’nde hindi popüler hâle gelmesinin nedeni, 19. yüzyılın ortalarında ABD’de geniş ölçüde yetiştirilmesi ve uygun fiyatlı olmasıydı. Hindi, büyük bir aileyi doyurabilen, kolayca kesilebilen ve hazırlanabilen bir kuş olduğu için, kalabalık sofraların oluştuğu Şükran Günü için tercih edilmişti.
Ayrıca, hindi eti diğer hayvanlara göre daha düşük yağ ve kolesterol içerir, bu da sağlıklı beslenmeyi teşvik ediyor.
Bu gelenek ise sanılanın aksine Amerika’dan değil Avrupa’dan geliyor.
Özellikle İngiltere’de, Kraliçe Victoria döneminde Noel zamanlarında hindi yeme geleneği çok yaygındı ve zamanla Amerika’ya da bu geleneğin taşınmasıyla yılbaşında hindi tüketimi gelenek hâline geldi.
Yani, Amerika Avrupa’ya değil; Avrupa, Amerika’ya bu geleneği kazandırdı.